Saç Dökülmesinin Troid ile Bağlantısı

Saç Dökülmesinin Troid ile Bağlantısı?, Saçlarda oluşan çeşitli sorunlar bir süre sonra dökülmelere ve sonrasında da kellik sorununa dönüşmektedir. Sıkıntıların bu şekilde sonlanmaması için henüz en başında iken bir çözüm önerisi geliştirmek gerekmektedir.

Tabii doğru bir çözüm önerisi için öncelikli olarak doğru bir tespit yapılmalıdır. Saç dökülmelerinin en temel sebebi genetik etkenler olarak bilinse de birçok rahatsızlık ta bu dökülmeleri tetiklemektedir.

Bunlardan biride troid rahatsızlığıdır. Saç Dökülmesinin Troid İle Bağlantısı ne diye düşünebilirsiniz haklı olarak.

Vücudumuzda yer alan tüm kıllar, bunlara saç, kaş ve kirpiklerde dahil olmak üzere, sağlıklı bir gelişim gösterebilmeleri için kanda yeterli miktarda troid hormonuna ihtiyaç duyarlar.

Troid bezi yetmezliği olarak bilinen rahatsızlıkta bu hormon düşüşe geçer ve kanda bulunması gerekli olan miktarın altında seyretmeye başlar.

Maalesef ki buda saç dökülmesi ile sonuçlanır. Hatta bir üst seviyede de kaşların dökülmesi olarak devam eder.

Saç dökülmesi sorununun temelinde troid rahatsızlığı bulunan kişiler, öncelikli olarak bu rahatsızlığın tedavisi ile ilgilenmelidirler.

Bu nedenle de ilk aşamada levotiroksin içeriğine sahip takviye ilaçlar kullanılmaya başlanmaktadır. Tedaviye başlandıktan sonra saç dökülmeleri yavaş yavaş durur, sonrasında da dökülen saçlarınızın yerine yenileri çıkmaya başlar.

Ancak bu aşamada sadece tedavi amaçlı ilaç kullanımı ile kalmayıp ek olarak çeşitli vitamin ve mineral desteğide alınmalıdır.

Özellikle demir ve çinkonun önemli bir rolü olduğu atlanmamalıdır. Ayrıca omega 6 yağ asitlerinin kullanımı da oldukça faydalı bir detaydır.

 Saç Dökülmesinin Troid ile Bağlantısı

1. Tiroid Hormonlarının Saç Büyümesindeki Rolü

Tiroid hormonları (T3 ve T4), saç köklerinin büyüme döngüsünü düzenler. Bu hormonların dengesizliği, saçların erken dinlenme evresine girmesine ve dökülmesine yol açabilir.

2. Hipotiroidi ve Hipertiroidi: Saç Dökülmesinin İki Ucu

Hipotiroidi (yavaş çalışan tiroid) saçları kuru ve kırılgan hale getirirken, hipertiroidi (hızlı çalışan tiroid) saç incelmesine neden olabilir. Her iki durum da saç kaybını tetikleyebilir.

3. Tiroid Tedavisi Sonrası Saçların Yeniden Canlanması

Tiroid fonksiyonlarının ilaçlarla düzenlenmesi, saç dökülmesini yavaşlatabilir. Tedaviye bağlı olarak 3-6 ay içinde saçların normal büyüme döngüsüne dönmesi beklenir.

4. Tiroid Sağlığını Korumak İçin Beslenme ve Yaşam Tarzı
İyot, selenyum ve çinko içeren besinler tiroid fonksiyonlarını destekler. Stres yönetimi ve düzenli check-up, saç dökülmesini önlemede kritik rol oynar.

Hormon Tedavilerinin Ardından Saçların Düzelmesi

Sorunun tespitinden sonra gerekli tedaviler uygulanmalıdır. Hormonlardan kaynaklı oluşan sorunlarda doğru bir tedavinin ardından düzelme atakları görülmektedir.

Ancak, ilk etapta oluşan bu atakların ardından iyileşme süreci biraz daha yavaş ilerlemektedir.

Hormonlar olması gereken düzeye gelseler bile saçların tam anlamı ile eski görünümüne kavuşması oldukça ciddi bir zaman dilimini kapsamaktadır.

Bu nedenle de bu süreçte olabildiğince sakin ve acelesiz davranmanız mevcut stresinizi azaltacağından faydanıza olacaktır.

Ancak gerekli tüm tespitlerin yapılmasına ve uygun tedavinin belirlenmesine rağmen saç dökülmesi ile ilgili sorununuz hala aynı düzeyde devam ediyorsa o zaman diğer farklı hormon tahlillerini yaptırmanız faydanıza olacaktır.

Merkezimizde tedaviye başlanmadan önce en çok dikkat edilen konulardan biridir hormon testleri.

Özellikle de kadın danışanlarda erkek tipi bir saç dökülmesi sorunu yaşanıyor ise bunun temelinde testesteron hormonunun artması ile ilgili bir sorun görülebilmektedir.

Böyle durumlarda böbrek üstü bezi hormonlarının da incelenmesi gerekmektedir.

Buna benzer bir durumla Hashimoto hastalığında da karşılaşılmaktadır. Halk arasında saç kıran olarak bilinen bölgesel saç dökülmelerinin sebebinde bu hastalık yer alabilmektedir.

Görüldüğü gibi saç ekim işlemlerine başlanmadan önce gerekli araştırma ve hormon tahlillerinin yapılması önemli bir detaydır ve bunu alanında isim yapmış bir merkezde yaptırmanız tedavinin seyri amacıyla önemli bir noktadır.